Çocuk Psikiyatrisi: Çocukluk Çağı Travma Bozuklukları

Okul Değiştirme

Bu sayfaya ilgili icerik eklenecektir.

Şehir Değiştirme

Bu sayfaya ilgili icerik eklenecektir.

Kaza (trafik vb...)

Bu sayfaya ilgili icerik eklenecektir.

Afet (Deprem, Yangın)vb..

Bu sayfaya ilgili icerik eklenecektir.

Cinsel İstismar

Cinsel istismar yetişkinlerin çocuğu kendi cinsel doyumları için kandırarak, ikna ederek, ayartarak, zorlayarak ya da mecbur bırakarak yaptıkları tüm davranışları kapsar. Sözel istismardan tecavüze kadar pek çok durumda istismardan bahsedilir. Cinsel istismarın önemli bir alt grubu ensesttir.

Ensest kanunen evlenmelerine izin verilmeyen iki kişi arasındaki cinsel ilişkidir. Anne babadan biriyle, üvey baba da dahil olmak üzere akrabalardan biriyle, annenin erkek arkadaşı, ebeveyn rolü üstlenen ve üvey baba yerine geçen biriyle ensest söz konusu olabilir. Aile içinde saklanma eğilimi, kronik olması ve kurbanın durumu içselleştirmesi gibi nedenler belirlenmesini daha zor hale getirebilir.

Çocuklarda cinsel istismara maruz kalma sıklığı %10-40 olarak bildirilmektedir. Kız çocuklar erkek çocuklardan 10 kat daha fazla risk altındadır. Çoğu vakada istismar ergenlik ya da çocukluk döneminde başlar, tekrarlayarak devam eder. Vakaların yarısından fazlasında saldırgan çocuğun daha önceden tanıdığı ve güvendiği biridir. Çocuğun zihinsel ve bedensel engelli olması, şizofreni, bipolar bozukluk, dürtü kontrol bozukluğu, hiperaktivite ve dikkat eksikliği gibi bir ruhsal bozukluğun olması cinsel istismara uğrama riskini arttırır.

Bu gibi durumlarda çocuk maruz kaldığı olayın kötülüğünü değerlendiremeyebilir ya da kendini korumakta daha çok güçlük yaşayabilir. İletişim çatışmalarının ve ekonomik sıkıntıların daha yoğun olduğu ailelerin çocukları daha çok istismar riski taşırlar. Ailede ruhsal bozukluk, çocuğun uzun süreli anneden ayrı kalması, çocuğa yetersiz cinsel eğitimin yetersiz, katı, cezalandırıcı bir tutumda verilmesi çocuğun kendini koruma becerisini olumsuz etkileyebilmektedir.

En sık ensest ilişki şekli baba kız ilişkisinde risk faktörleri alkol- madde bağımlılığı, otoriter, ruh sağlığı bozuk bir baba, anne babanın cinsel ilişkilerinde sorunların olması, evde anne rolü oynayan ve ev işleri yapan kız çocuğu, anne babanın yabancılara düşmanca paranoid tavır sergilemesi, anne babanın ailesinde daha önceden ensest ilişkinin varlığı, babanın ergen kızına aşırı kıskançlık göstermesi olarak sıralanabilir.

Cinsel istismarın türü doğurduğu sonuçların şiddetini etkilemektedir. Çocuğun yaşı, olgunluk düzeyi, kurbanla saldırgan arasındaki yaş farkının artması, saldırganın tanıdık ya da aile içinden olması, saldırının sürekliliği çocuğun travmadan daha şiddetli etkilenmesine sebep olabilir. Olay sırasında şiddet ve zor kullanılması yaşanan çaresizlik duygusunun büyüklüğü ruhsal travmanın da daha büyük algılanmasına yol açar.

İstismarın ilk dönemde ortaya çıkardığı tepki kaygıdır. Kaygı kendini bazen huzursuzluk, uyku ve yeme problemleri ile gösterirken bazen de travma sonrası stres bozukluğu gibi daha karmaşık bir biçimde de gösterir. Cinsel kimlik problemleri, beden algılı ile ilgili bozulma da gözlemlenebilmektedir. İstismara uğramış bireylerin uzun dönemde majör depresyon, borderline kişilik bozukluğu, alkol- madde kötüye kullanımı, bulimia nervoza, agorafobi, panik bozukluk geliştirebildikleri görülmüştür.

Tedavi yaklaşımları aile bütünlüğünü korumak, çocuğu aile ortamından ayırmamak temel yaklaşımları içinde bireye özgü farklılıklar göz önünde bulundurularak bireysel ve grup terapileri, oyun terapisi ve ilaç tedavisi kullanılarak planlanır.