Ergenlik Döneminde Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu

Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB), çocukluk döneminin en yaygın sorunu olup, toplumda her yaşta sık görülen ve tedavi ile belirgin düzelmeler gösteren bir bozukluktur. Sık görüldüğü, tedavi edilmediğinde yaşam boyu sürdüğü ve tedavi ile düzelebildiği için de önemli bir sorundur. Çünkü erken dönemde tanınırsa, tedavisi kolaylaşmaktadır.

Dikkat Eksikliği Hiperaktivite
Bozukluğu üç temel belirtiden oluşan bir sorundur.
1. Dikkat eksikliği,
2.Aşın hareketlilik (hiperaktivite),
3.Dürtüsellik (Aşırı tepki vermek, sonuçlarını düşünmeden harekete geçmek, dürtülerini kontrol
edememek).
Bu belirtiler, davranış bozukluklarına, evde ve okulda uyum güçlüklerine, öğrenme bozukluklarına yol açabilir. Sonuç olarak kişinin yaşamının her alanında etkili olur.

Çocukluk döneminde başlayan DEHB %70-80 oranında ergenlik döneminde devam etmektedir. Ergenliğe özgü olarak artan bağımsızlık, karşı gelme davranışları, sosyal ve fiziksel değişimler, kimlik arayışı, grup kültürü gibi baş edilmesi gereken yeni sorunlarla birlikte DEHB daha da önemli hale gelir.

Ergenlik döneminde beklentilerin artması baskıyı artırır. Akademik ve sosyal sorunlar daha karmaşık hale gelir. Bu dönemde, benlik saygısı çok daha kırılgandır. Aile etkisi azalırken, yaşıt etkisi artar. Bağımsızlık ve özgürlük duygusu doruktadır. Sigara, alkol, madde kullanımı ve cinsel aktivitelere ilgi artar.

Tüm bu değişimler riskli davranışlar için uygun bir zemin oluşturur. Buna karşın ergenlik dönemi, dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu en az araştırılan dönemdir. Ergenlik döneminde değişen özellikler, artan hüzün ve depresyon, azalan benlik saygısı, geleceğe ilişkin endişeler bu dönemde tanı konulabilmesini ve izlemi uzun yıllar zorlaştırmıştır.

Bulgular
DEHB’nin belirtileri çocuğun gelişimiyle birlikte değişim gösterir ve ergenlik dönemine gelindiğinde motor aşın hareketlilik azalıp yok olurken, dikkat bozukluğu ve dürtüsellik en çok sıkıntı yaratan ve özellikle sosyal ortamlarda dikkat çeken belirtiler haline gelir.

DEHB olan çocukların yaklaşık %80-85 kadarında bozukluğa ilişkin belirtiler ergenlik döneminde de devam eder. Ergenlik döneminde dikkat eksikliği ile ilişkili olarak en sık yaşanan sorunlar; ders çalışmama, ev ödevlerini yapmama, işleri iyi organize edememe, başlanan işi zamanında bitirmede güçlük, basit ve dikkatsiz hatalar yapma, eşya kaybetme ve unutkanlık, konuşulanları, okuduklarını ve gündelik işlerini akılda tutmada güçlüktür.

DEHB’ye bağlı hiperaktivite ile ilişkili olarak ergenlik döneminde motor aşırı hareketlilik yerini genellikle gerginlik, sinirlilik, yerleşik etkinlikleri sürdürememe (oturarak kitap okuma, film izleme vb.) ve içsel bir huzursuzluk hissine bırakır. Çocukluk döneminde görülen bulgulara, ergenlik döneminde yeni bulgular eklenir.

1- Öğrenme sorunları,
2- Kural ve kanunlara uymama,
3- Toplumsal iletişimde sorunlar,
4- Benlik saygısında azalma,
5- Okul başarısızlığı,
6- Kazalar, yaralanmalar,
7- Kontrolsüz cinsel ilişki,
8- Alkol, sigara ve madde kullanımı,
9- Birlikte görülen hastalıklarda anma,
10- Uyku sorunları.

Öğrenme Sorunları ve Okul Başarısızlığı
Tedavi görmemiş ve DEHB olan ergenler, daha önceki yıllarda eğitim sistemi nedeni ile okul sorunu yaşamamış olsalar da bu dönemde akademik sorunlar yaşamaya başlarlar. Çalışma becerisi geliştirmemiş olan, zamanlama ve planlama yapamayan, düzensiz olan ergen akademik olarak zorlanır.

Ergenlik döneminde ortaya çıkan diğer sorunlar ve birlikte görülebilen diğer ruhsal bozukluklar akademik sorunları artırır. Akademik alan dışı uğraşılan yoksa ve sosyal ilişkileri iyi değilse akademik başarısızlık daha belirgin olacaktır. Ders çalışma, planlama gibi konulara aile yardımı önemli ancak ergenlikte zordur. Ailelerle ergenlik dönemindeki çatışmalar en çok okul başarısızlığı nedeni ile çıkmaktadır. Okul başarısızlığı, DEHB ile birlikte başka bir bozukluk olduğunda artmaktadır. Özellikle davranım bozukluğu birlikteliğinde yıl kaybı, okuldan uzaklaşma çok daha fazla görülmektedir.

Kazalar
DEHB dikkatsizlik ve dürtü kontrol bozukluğu nedeni ile her yaşta kaza yapma ve kazaya uğrama riskini artırmaktadır. Son yıllarda birçok çalışma DEHB olan ergen sürücülerin, diğer ergenlere oranla daha fazla trafik kazası yaptıkları, yaralandıkları ve ceza aldıklarını göstermiştir. DEHB olan ergenlerin 2-4 kez daha fazla trafik kazasına karıştıkları, 3 kez daha fazla yaralandıkları saptanmıştır. Ayrıca çalışmalar DEHB tedavisinin bu sonuçları etkilediği ve ergenlerde trafik kazaları oranlarını azalttığı bildirilmektedir.

Birlikte Görülen Hastalıklar
Sosyal sorunlar yaşayan ve DEHB olan ergenler depresyon, anksiyete, yıkıcı davranım bozukluğu ve madde kullanım bozukluğu açısından risk altındadır. DEHB ile başka sorunların olması tedaviyi güçlendirir ve ek zorluklar yaratır. DEHB ile birlikte görülen bazı sorunlar, çocukluk döneminden ergenlik ve erişkin döneme artış gösterir.

Davranım Bozukluğu
Davranım Bozukluğunun (DB) temel özelliği, o yaş için uygun olduğu kabul edilmiş toplumsal kuralların sürekli olarak çiğnenmesidir. Sık sık başkalarına kabadayılık yapma,tehdit etme, kavga başlatma, zarar verecek sopa, taş, şişe gibi şeyleri silah olarak kullanma, insanlara ve hayvanlara acımasız davranışlar, gasp, hırsızlık, cinsel saldırı, yangın çıkarma, başkalarının malına isteyerek zarar verme, hırsızlık, aldatmak amaçlı yalan söyleme, evden ve okuldan kaçma, habersiz eve gelmemek bu hastalığın bulgulandır. Her Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu olan çocuk ve genç Davranım Bozukluğu geliştirmeyebilir.

Ancak, Davranım Bozukluğu belirtileri gösteren Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu olan çocuk ve gençler çok ciddi bir biçimde ele alınmalı ve tedavi edilmelidir. Böylece, Davranım Bozukluğu gelişmesinin önüne geçilebilir. Tedavi edilmeyen DEHB’de %25-50 oranlarında davranım bozukluğu gelişmektedir. Gençlik çağından erişkinliğe geçerken davranım bozukluğu belirtileri de olanlarda ve daha çok erkeklerde, anti sosyal kişilik gelişimi ve suça yönelime de sık rastlanmaktadır. Akademik başarı düşer.

Madde Kullanımı
Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu olanlarda alkol ve uyuşturucu madde bağımlılığı gelişme riskinin daha çok olduğu bilinmektedir. Son on yılda Amerika ve Avrupa’da yapılan çalışmalar Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu tedavi edilmediğinde alkol ve uyuşturucu madde bağımlılığı riskinin genel toplumdan üç kat daha fazla olduğunu göstermiştir.

Sigara kullanımının Dikkat Eksildiği Hiperaktivite Bozukluğu’nda daha fazla oluşu, sigara kullanmaya bağlı tüm sağlık sorunlarını Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu olan genç ve erişkinlerde daha fazla oluşunu da açıklamaktadır. Diğer maddeleri kullanma riski de DEHB’de yüksektir. Alkol kullanımı daha çok erişkin DEHB olanlarda görülmekle birlikte, DEHB’li ergenler için de alkol bir risktir.

Buna karşılık tedavi edilen Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu’nda da risk, bozukluğu olmayanlarla aynıdır. Tedavi erişkin dönemde madde bağımlılığını engelleyebilmektedir. Aynı zamanda, ergenlikte sigaraya başlama ilerde madde kullanımı için risktir ve tedavi bu riski de azaltmaktadır.

Tedavi
Ergenlik döneminde tedavi çocukluk dönemi ve erişkin dönem tedavisi ile aynı
temelleri içerir. Tedavi;

  • ilaç tedavisi,

  • Aile ve hastanın eğitimi, baş etmeyi öğrenmesi,

  • Bilişsel davranışçı terapi,

  • Çevre düzenlenmesi: Aile ve arkadaş eğitimi, uygun iş ortamı,

  • Uyum sağlama: DEHB nasıl değiştireceğini öğrenmek olarak bütünleyici olmalıdır.

Ergenlik döneminde de stimulan tedavisinin etkin olduğu araştırmalarla gösterilmiştir. Bu araştırmalarda ergenlik döneminde stimulanlara tolerans gelişimi ya da kötüye kullanımına ilişkin bulgu bildirilmemiştir. Benzer şekilde atomoxetin kullanımının ergenlik döneminde etkin olduğu ve döneme özgü değişim göstermediği saptanmıştır. Tüm bu göstergeler çocukluk döneminde DEHB tanısının konulabilmiş ve tedaviye başlanmış olmanın önemini göstermektedir. Ayrıca ergenlik dönemi DEHB sonlanımını etkileyecek olan aile ilişkileri, ailenin psikiyatrik sorunları ve ailenin hastalık konusundaki eğitiminin göz ardı edilmemesi gerektiği belirginleşmektedir.