Çocuğa Ölüm ve Yas Durumunda Nasıl Yaklaşılmalı?

Çocuğa ölüm sürecinde yapılan açıklamalarda çok dikkatli olunmalıdır. İyi niyetle kurulmuş bir cümleyi çocuğun yanlış algılaması kötü sonuçlar doğurabilmektedir. Bu noktada dikkat edilmesi gereken noktaları şu şekilde sıralayabiliriz.

  • Çocuğa durumun açıklanması en önemli ve en zor andır. Bu haberi çocuğa en yakın kişinin vermesi önerilir. Haberi verirken çocuğun yaşı kaç olursa olsun ona sarılmak, ellerini tutmak gibi dokunuşlar çocuğun kriz anını daha kolay atlatmasına yardımcı olacaktır. Haberi alan çocuk ağlayabilir ya da hiç etkilenmemiş gibi tepki verebilir. Tepkisi her ne olursa olsun onu dinleyin ve ona dürüstçe güven verin. Anlayabileceği düzeyde yaşına uygun bir şekilde açıklamalar yapın.
  • Yetişkinler ölüm yerine bir çok mecazi anlam kullanabilmektedir ancak çocukların süreci anlayabilmesi için dilinizin olabildiğince yalın olması önemlidir. Çocuğa “melekler götürdü, Allah yanına aldı, cennete uçtu” gibi mecazi anlatımlar kullanılması dinsel kavramlardan korkmasına, öfke duymasına ya da diğer aile bireylerinin de her an yok olabileceği gibi kaygılara yol açabilmektedir. Çocuğa ölen kişinin uzun bir yolculuğa çıktığını söylemek ölen kişinin onu terk ettiği, diğerlerinin de onu terk edebileceği gibi kaygıların tetiklenmesine sebep olabilmektedir. Yine benzer bir şekilde uyuyor denmesi çocuğun kâbuslar görmesine, sevdikleri uyuduğunda onları kaybedeceği korkusuna kapılmasına, uyku problemlerine yol açabilmektedir.
  • Çocuğun yaşanılan yas sürecinden ayrı tutulmaması gerekmektedir. Çocuğun da ağlamasına, üzülmesine acısını yadsımadan yaşamasına izin verilmelidir. Ailelerin çocukların yanında duygularını bastırmaya çalışması çocuğa duygularını bastırmalı, göstermemelisin mesajı verir. Oysaki yaşanılan durum çocuğun tek başına içinden çıkamayacağı kadar zor bir durumdur. Bu noktada yakın aile bireylerinin çocukla üzüntülerini, özlemlerini, duygularını konuşarak çocuğu da duygularını ifade etme yönünde desteklemesi önerilir.
  • Bazen yas sürecinde çocuklar saldırganca tutumlar, hırçınlıklar sergileyebilmektedir. Bu davranışlar çocuğun baş etmekte güçlük yaşadığı bazı duyguları olduğunun habercisi olarak değerlendirilmelidir. Yaşayabileceği öfkenin ve suçluluk duygularının daha doğru ifade ediliş yolları hakkında çocuk cesaretlendirilmeli, kendine ya da diğer insanlara öfkesini konuşabilmesi sağlanmalıdır.
  • Çocuğun duygularını bastırmasını istememeli, güçlü olmasını beklememelisiniz. Bu çocuğun yasını çok daha uzun bir süre içinde taşımasına sebep olacak günlük yaşamına dönüşünü zorlaştıracaktır. Sen artık bu evin erkeğisin, sen abisin gibi ifadeler önerilmemektedir.
  • Cenaze sürecinin bitmesiyle dağılan kalabalıktan sonra çocukta somatik ( boğaz, eklem ağrıları gibi)yakınmalar ortaya çıkabilmekte, tırnak yeme, alt ıslatma ve benzeri durumlar gözlemlenebilmektedir. Hemen telaşa kapılmak yerine sabırla ve şefkatle yaklaşmak uygun olacaktır.
  • Okula geri dönüşle ortaya çıkabilecek dikkat problemleri, sosyal geri çekilme, arkadaş ilişkilerinden kaçınma, bedensel yakınmalar gibi durumlara karşı sabırla yaklaşılmalıdır. Çocuğa yaşadığı durumu kabullenmesi için zaman tanınması en uygunu olacaktır.
  • Yas tutmak yanlış bir şey değildir. Yas tutmak sağlıklı bir insanın kaybedilen bir kişi karşısında geliştirdiği, ölüm acısının tedavisi için en sağlıklı tepkidir. Çocukların da bu süreçten soyutlanmaması önerilir. Bu noktada çocuğa ölen kişiye ait bir eşyanın seçtirilerek anı olarak verilmesi uygun olabilir.
  • Nasıl yetişkinlerin hepsi ölüm durumu karşısında aynı tepkileri vermiyorsa çocuklar için de durum benzerdir. Bazı çocuklar şok aşamasını sessizce geçirirken bir diğeri sürekli ağlayabilir, yaşından beklenmedik tepkiler verebilir. Sabırla ve anlayışla yaklaşmak en uygunudur.
  • Ailenin bütünlüğünün bozulmaması çok önemlidir. Ölüm bir aileyi bitirmez aksine kenetler. Çocuğun bu durumu daha kolay anlayabilmesi için çocuğun ailesi ile zaman geçirmesine izin verilmeli, önemli kararlar alınırken ( bundan sonra yaşamın nerede devam edeceği gibi…) çocuğa söz hakkı tanınmalıdır.
  • Çocuğa yaşadığı olayı kavraması için zaman verilmeli bu süre içinde istediğinde resimlere bakmasına, mezar ziyaretleri yapmasına, ölüm temalı oyunlar kuruyor ise oynayarak süreci içselleştirmesine izin verilmelidir. Ölen kişiye ait onu anımsatan eşyalar muhafaza hemen ortadan kaldırılmak yerine muhafaza edilmeli çocuk isterse bir tanesi çocuğa verilmelidir.
  • Cenaze törenine katılmak kaybın gerçekliğinin algılanmasına yardımcı olacaktır. Çocuğun dinsel törenlere katılmasına izin verilmelidir.
  • Çocuk süreçte aile bireylerinin ayrılığına karşı daha duyarlı hale gelebilir. Gereksiz ayrılıklardan kaçınmanız uygun olacaktır.
  • Ölmüş kişiye mektup yazmak, dua veya ibadet etmek çocuk için yararlı olabilir.